15 Ağustos 1951 - Nazım Hikmet Ran Bakanlar Kurulu kararı ile Türk Vatandaşlığından çıkartıldı.

Türk Edebiyatı’nın efsane şairi Nazım Hikmet hayatının büyük bir bölümünü o çok sevdiği, uğruna şiirler yazdığı ülkesinden ayrı geçirmiştir. Gelin Mavi Gözlü Devimizin hayatına kısaca bir göz atalım.

Kimdir Nazım Nazım Hikmet ?

Aslen 20 Kasım 1901’de Selanik'te doğan Nazım Hikmet sene kaybetmemesi için için ailesi tarafından 15 Ocak 1902 yılında nüfusa kaydettirrilmiştir.

Henüz daha 11 yaşındayken ilk şiiri olan Feryad-Vatan’ı yazdı. Aynı yıl Galatasaray Sultanisinde ortaokula başlayan Mavi Gözlü Dev tarihler 1917 senesini gösterdiğinde o çok sevdiği vatanına hizmet edebilmek için Heybeliada Bahariye Mektebi’ne girdi. Daha sonra Kurtuluş Savaşında saf tutmak İçin Anadolu’ya geçen Hikmet geçirdiği sağlık sorunlarından dolayı bahriyeden ayrılmak zorunda kaldı. Bu sırada Hamidiye Kruvazöründe güverte subayı olarak görev yapmaktaydı.

Askerlik yaşantısında nokta koyduktan sonra Nazım Hikmet Bolu’ya öğretmen olarak atandı. Daha sonra da Batum üzerinden Moskova’ya giderek Doğu Emekçi Komünist Üniversitesi’nde Siyasal Bilimler ve İktisat okudu.

1921’de gittiği Moskova’da devrimin ilk yıllarına tanık olan Nazım Hikmet komünizm ile de bu yıllarda tanışmıştır. 1924’de gittiği Moskova’da yayınlanan ilk şiir kitabı ’28 Kanunisani’ sahnelendi. Aynı yıl Türkiye’ye dönen Nazım burada Aydınlık Dergisi’nde çalışmaya başladı. Dergide yazdığı şiir ve yazılarından dolayı on beş yıl hapsi istenince yeniden Sovyetler Birliği’ne dönmüştür.

Bu tarihten 7 sene sonra çıkan af kanunundan yararlanan Nazım Hikmet o çok sevdiği ülkesine geri dönmüştür. Bu kez de Resimli Ay dergisinde çalışmaya başlamıştır. Yazılarında çizgisinden dönmeyen ve fikrini hür bir şekilde ifade eden Mavi Gözlü Devimiz bu yazılarından dolayı 28 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 12 sene süren mahkum hayatından sonra öldürüleceği endişesiyle yeniden Sovyetler Birliğine gitti ve bundan dolayı 1951 senesinde Bakanlar Kurulu tarafından vatandaşlıktan çıkartıldı. Arkasından tekrar Moskova’ya yerleşen Mavi Gözlü Devimiz 3 Haziran 1963’de geçirdiği kalp krizi sonucunda yaşamını yitirdi.

Sanat Anlayışı;

Nazım Hikmet ilk şiirlerini hece ölçüsüyle yazmaya başlasa da şiirleri içerik bakımından hececilerden farklıydı. Şiirsel gelişimi arttıkça Mavi Gözlü Devimiz hecenin kalıplarına sığamaz oldu ve kendine yeni formlar aramaya başladı. Sovyetler Birliğinde yaşadığı ilk yıllarda bu arayış doruklara çıktı. Hem içerik hem de üslup bakımından dönem şairlerinden kesin çizgilerle ayrılan Nazım Hikmet hece ölçüsünden ayrılarak serbest ölçüyü benimsedi. Tommaso Marinetti ve Vladimir Mayakovski'den etkilenerek fütürizm akımını benimsedi ve Türk Edebiyatında bunun öncülüğünü yaptı.

"Dörtnala gelip Uzak Asya'dan

Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim.

Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak

Ve ipek bir halıya benzeyen toprak bu cehennem, bu cennet bizim. Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,

Yok edin insanın insana kulluğunu, bu dâvet bizim....

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine,

bu hasret bizim..."

(Nazım Hikmet)

Şiirlerinden birçoğu Fikret Kızılok, Cem Karaca, Fuat Saka, Grup Yorum, Ezginin Günlüğü, Zülfü Livaneli gibi sanatçılar ve gruplar tarafından bestelendi. Ünol Büyükgönenç tarafından özgün bir şekilde yorumlanmış olan küçük bir kısmı ise 1979'da "Güzel Günler Göreceğiz" ismiyle kaset olarak çıktı. Birkaç şiiri ise Yunan besteci Manos Loizos tarafından bestelendi. Ayrıca bazı şiirleri Yeni Türkü'nün eski üyesi Selim Atakan tarafından da bestelenmiştir. "Salkım söğüt" adlı şiiri Ethem Onur Bilgiç'in 2014 tarihli animasyon filmine konu olmuştur.

UNESCO'nun ilan ettiği 2002 Nâzım Hikmet yılı için besteci Suat Özönder "Şarkılarda Nâzım Hikmet" adlı bir albüm hazırladı. Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığının katkılarıyla, Yeni Dünya plak şirketi tarafından hayata geçirildi.

Yeniden Türk Vatandaşlığına Alınması;

2009 yılının 5 Ocak Günü "Nâzım Hikmet Ran'ın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkartılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yürürlükten kaldırılmasına ilişkin önerge" Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı. Nâzım Hikmet Ran'a yeniden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının iade edilmesine ilişkin bir kararname hazırladıklarını ve bu teklifin imzaya açıldığını ifade eden Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, 1951 yılında vatandaşlıktan çıkartılan Ran'ın yeniden Türk vatandaşı olmasına ilişkin önerinin Bakanlar Kurulu'nca oylanarak kabul edildiğini söyledi. Bu karar ile Edebiyatımızın Mavi Gözlü Devi Nazım Hikmet tam 58 yıl sonra tekrardan Türk Vatandaşı oldu.

 

YAZAR: Yalın Yalçındağ 

Yorumlar

Harika bir yazı, hayran kaldım.

👏

sevgili yazar yalın yalçındağı tebrik ederim! ellerin dert görmesin, ayağına taş değmesin

Tebrik ederim harika bir konu

Güzel bir konu, tebrik ederim.

Yorum Yazın

Teşekkürler! Yorumunuz kısa bir süre sonra yayınlanacaktır.