Tam adı Pablo Emilio Escobar Gaviria olan Pablo 1949 yılında Rionegro'da dünyaya geldi. Kendi kariyerinin aksine çiftçi bir baba ve öğretmen bir annenin 7 çocuğundan biri olan Pablo suç işlemeye cocuk yaşta başladı. Çalıntı mezar taşı, kaçak sigara ve sahte piyango biletleri satarak suç dünyasına giriş yaptıktan sonra iş hayatında kaçakçılığın getirisini keşfetmesiyle rakiplerini ortadan kaldırarak uyuşturucu trafiğinin kontrolünü kısa sürede ele aldı.
Özel hayatında da aynı hırslı özelliğini koruyan Pablo, 24 yaşında tanıştığı Maria Victoria Henao ile ailesinin büyük karşı çıkmalarına rağmen 1976 yılında Maria 15 yaşında iken evlendi. Tabiki büyük servetinin katkıları olmasa zorlanacağı konular olsa bile Pablo için ailesinin mutluluğu da oldukça önemliydi. Escobar, kızı doğum gününde bi Unicorn istiyor diye aldığı ata kanat ve boynuz ekletmiş ve yine kızı üşüyor diye (ki burda genel olarak bilinenin aksine hastalığından dolayı girdiği bi krizdi) 2 Milyon dolarını hiç düşünmeden yakmasıyla bilinir.
Kişisel zevkleri konusunda da oldukça sınırtanımaz olan Escobar, 20 kilometre kare olan evinin içine zürafa, fil, su aygırı ve diğer hayvanların olduğu bi hayvanat bahçesi inşa ettirmiştir. Ayrıca para transferleri için jet alan ve ticareti için bir okyanus adasına havaalanı yaptıran Pablo'nun paralarını balyalamak için kullandığı lastiklere ayda 2500 dolar harcamıştır ve tüm bu çabasına rağmen kazancının yaklaşık %10 luk kısmı da genellikle fareler sebebiyle taşınma esnasında bozulmuştur.
Hayatı boyunca ilginç bir insan olan Escobar'ın ustaca tasarlanmış kaçakçılık yöntemleri de kendine has tarzını yansıtıyordu. Amerika'ya uyuşturucu sokmak için sıvı kokaine batırılmış pantolonları kullanmış ve uçak tekerlerine de kokain saklayarak taşımacılık yapmıştır. Uyuşturucu ağı genişledikçe uçak, helikopter, tır ve gemilerin yetmediği durumlarda denizaltı bile kullandı. Ayrıca ilk uyuşturucu ticareti yaptığı uçağını da malikanesine hatıra olarak koydurmuştur.
Uyuşturucu ticaretinin en yoğun olduğu zamanlar günde 15 ton kokain kaçıran Escobar'ın zirve yaptığı miktar 30 milyar dolar olarak bilinse de oğlu yaptığı bir açıklamada tam servetin aslan bilenemeyeceğini söylemişti ki bu da düşünüldüğünde pek hayali gelmiyor.
Polis gazeteci yargıç gibi meslek gruplarının da içinde olduğu 4000 kişiyi öldürmekle sorumlu tutulan tam bir suç makinesi olan Pablo hem şakacı hem yardım sever tarafıyla da ün salmıştır. Kolombiyadaki fakirlere yardım için bir kuruluş kurmuş, hastane ve kiliselere yardımlarda bulunup futbol stadyumları ve parklar inşa ettirmişti. Hatta fakirlere yaptığı yardımlar sebebiyle Robin Hood'un yanında Don Pablo ve El Patron da takma isimleri olarak bilinir.
En ünlü fotoğraflarından biri ABD tarafından arandığı dönemde oğluyla birlikte Beyaz Saray'ın önünde çektirdiği hatıra fotoğrafı olan Escobar, son yıllarını Amerikan hapishanelerde geçirmek istemediği için inşa ettirdiği lüks hapishaneside (la Catedral) kalıcak suçlular ve ziyaretçilerine dahi kendi karar vermiştir.
Oğlunun yazdıklarına göre her zaman intihar etmek için sağ kulağa kurşun sıkılması üzerinde duran Escobar'ın otopsi raporunda ölüm sebebi sağ kulağa sıkılan tek kurşun olarak geçmektedir. Ancak kayıtlara ölüm sebebi 1993 yılında girdiği çatışmada vurulması olarak geçti.
"Ben çiçek ihracatı yapan iyi kalpli ve dürüst bir adamım" açıklamasıyda şok etkisi yaratan Pablo Emilio Escobar Gaviria 44 yaşında hayatını kaybettikten sonra Kolombiyadaki karteller birbirine girmiş ve tüm düzen bozulmuştur. Ayrıca malikanesi tema park haline getirilmiş, ailesi tüm mal varlıklarına el koyulması şartıyla ülkelerine kabul edilmiş, bilinene göre kızı babasından uzak bir hayat yaşamaya çalışmakta ve oğlu da babasının hayatı üzerine çekilen dizinin gerçeği yansıtmadığını belirterek Pablo Escobar My Father adıyla bir kitap yayımlamıştır.
YAZAR: Gözde Karabay
Hsyn Ylmztrk
Güzel bir yazı olmuş