İbn-i Haldun'un 4 etkili sözü

Sevgili okurlarımız, 27 Mayıs 1332 yılında doğan İbn-i  Haldun'un hayatını ve  4 etkili sözünü inceleyelim dedik.

Tunus Doğumlu İbn-i Haldun  Kur'an, Fıkıh, Mantık, Matematik ve Kelam eğitimi almıştır. Cezayir, Fas ve Endülüs  arasında dolaşırken toplumların yaşayışını tarih ilmi ekseninde incelemiş  sosyolojinin temeli olan ümran ilmini kurmuştur. Birçok değerli eseri olan İbn-i Haldun hayatı boyunca farklı ülkelerde saltanat sekreterliği, elçilik, yargıçlık, öğretmenlik gibi birçok görevi üstlenmiştir.

Birçok hükümdarın tarihi ,siyasi ve iktisadi bilgilerinden dolayı fikirlerine danıştığı ve değer verdiği İbn-i Haldun 16 Mart 1406 yılında Kahire'de vefat etmiştir.

1."Güç  yetirilebiliyorsa  açlık ve az yemek, vücut için her açıdan çok yemekten daha sağlıklıdır."

İbn-i  Haldun'un sağlık adına vermiş olduğu bu hap bilgiyi ve öneriyi yakın yüzyıllara geldiğimizde insanoğlu daha iyi bir şekilde anlar oldu. Az yemenin kalbin çalışmasında ki düzene , vücudun dinçliğine, zihnin kuvvetine ve insan psikolojisine çok önemli yararları vardır.

2."Kalpleri müteferrik olanların akılları birleştirilemez."

Kalpleri ayrılmış olan hiçbir topluluğun ortak bir akıl oluşturamayacağını söyleyen İbn-i Haldun'un bu sözünü bir ekip, bir şirket, bir vakıf, bir dernek kuracak liderler göz ardı etmemeliler. Aslında bu sözü İbn-i Haldun "Kalpler tek bir noktada buluştuğunda artık onların önünde duracak kimse yoktur" diyerek çok güzel bir şekilde açıklamıştır.

3."Akletmek Müslümɑnlɑr tɑrɑfındɑn terk edildi ve bu yüzden zelil bir hɑle düştüler."

Bu sözüyle İbn-i Haldun düşünmenin önemi anlatmaktadır. Düşünmeyen yani aklını kullanmayan toplumların gelişemeyeceğini ve bununla birlikte dünyadaki  bilim ,teknoloji yarışında geri kalarak aşağı bir seviyede kalacağını anlıyoruz.

4."İnsan, alışkanlıklarının çocuğudur."

Devamlı yapmakta olduğumuz davranışlar dizisi olarak tanımladığımız alışkanlık bizim aslında bir nevi anne ve babalarımızdır. Biz bu alışkanlık ebeveyninin her dediğini yapmaktayız ki aslında bu ebeveynleri biyolojik ebeveynin tam aksine biz belirlemekteyiz. Öyleyse iyiliği ve doğruluğu tercih edelim ve onların çocukları olalım.